Kızılay İçecek yeni Ar-Ge merkezini hizmete açtı

Afet ve acil durumlarda beslenme ihtiyacını karşılamak amacıyla hizmet standartlarını sürekli geliştiren Türk Kızılay, bu görevini daha etkin bir şekilde yerine getirmek amacıyla Prof. Dr. Besim Ömer Akalın Ar-Ge Merkezi'ni hizmete açtı.

Kızılay İçecek bünyesinde satışa sunulacak inovatif ürünler geliştirmek için çalışacak ve maden suyu ihracatında da Kızılay'ı çok daha iddialı bir konuma taşıyacak Ar-Ge merkezi, Afyonkarahisar'da açıldı.

Açılış töreninde konuşan Afyonkarahisar Valisi Gökmen Çiçek, Kızılay Maden Suyu'nun Türkiye'nin ve kentin önemli bir değeri olduğunu söyledi.

Kızılay'ın dünyada nerede bir mazlum varsa yardımına koştuğunu dile getiren Çiçek, "Kızılay, dünyadaki gururumuz ve onurumuz. Kızılay İçecek fabrikasında böyle bir Ar-Ge merkezinin açılmış olmasından çok büyük bir mutluluk duyuyorum." dedi.

Bu fabrikanın ve Ar-Ge merkezinin Afyonkarahisar için çok önemli olduğunu dile getiren Çiçek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Afyonkarahisar; kimliği ve medeniyet birikimi olan bir şehir. Bu şehir UNESCO tarafından dünyada gastronomi alanında ilk 36 şehir arasında gösterildi. Biz bu UNESCO listesine girerken Kızılay Maden Suyu'nun burada olmasının çok büyük faydasını gördük. Kızılay Maden Suyu fabrikası Afyonkarahisar'a, Afyonkarahisar da Kızılay Maden Suyu fabrikasına çok yakışıyor."

"Afetlerde daha profesyonel çözümler üretebilecek"

Türk Kızılay Başkanı Kerem Kınık ise yeni Ar-Ge merkezinin Kızılay'ın hizmet standartlarını sürekli geliştirecek bir faaliyet alanı olarak hayata geçirildiğini söyledi.

Türkiye'de bulunan tüm doğal zenginlikler içerisinde her zaman ayrıcalıklı bir yere sahip olan şifalı su kaynaklarının tarih boyunca bu toprakların farklı medeniyetlerine hayat verdiğini dile getiren Kınık, "Milattan önce 700 ve 1200'lü yıllar arasında Eskişehir-Afyon-Kütahya sınırları içinde yaşayan Frigler'den başlayarak Roma, Bizans, Selçuklu, Osmanlı İmparatorlukları döneminde şifa kaynağı olarak kullanılmış mineralli sular, 1926'dan beri Kızılay tarafından şişelenerek satışa sunuluyor." dedi.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün 1926'da kendilerine emanet ettiği bu büyük hazineden elde edilen gelirin tamamının insani yardım amacıyla ve Kızılay Maden Suları aracılığıyla Türkiye Kızılay Derneği'ne bağışlandığını anlatan Kınık, şu açıklamalarda bulundu:

"Bizler de bu emanete sahip çıkmak ve geleceğe taşımak amacıyla bugün burada Prof. Dr. Besim Ömer Akalın Ar-Ge Merkezi'ni hizmete açıyoruz. Afyonkarahisar Maden suyu sahasından elde edilen gelir iyilik ve hayır işlerinde kullanılıyor. Hem Erzincan hem de Afyonkarahisar markaları Türkiye'de pazar lideri. Afyonkarahisar maden suyumuz Türkiye'nin en yüksek mineralli suyudur. Geçmişte eczanelerde ilaç diye satılırdı. Erzincan ise dünyanın en yüksek magnezyum mineralini barındıran suyudur."

Kerem Kınık, uluslararası çok sayıda kurum ve kuruluş tarafından ödüllendirilen maden sularının aldığı sertifikalardan bahsetti.

"Afetlerde ihtiyaç duyulan yiyecek ve içecekler geliştirilecek"

Türk Kızılay Başkanı Kınık, Ar-Ge merkezinde afetlerde ihtiyaç duyulan yiyecek ve içecekler ile bunların üretilmesinde rol oynayacak ekipmanların geliştirilmesi için çalışmalar yapılacağını söyledi.

Böylece insani yardım faaliyetlerinde ve afetlerde çok daha profesyonel ürün ve gıdalarla insanlara ulaşarak beslenme konusunda daha profesyonel çözümler üretebileceklerini dile getiren Kınık, içerisinde 3 laboratuvarın bulunduğu merkezde 20 Ar-Ge uzmanının çalıştığını bildirdi.

Kınık, "Afetlerde özellikle ihtiyaç duyulan sürdürülebilir su temini ve uzun ömürlü gıda ve besin temini konusunda çalışmalara başladık ve bu konuda 4 patentimizi aldık. Sadece bu alanlarda değil tekstil, mekanik, tarım ve kalkınma gibi pek çok alanda da çalışmaları sürdüreceğiz." diye konuştu.

"30 ülkeye olan ihracatımızı önümüzdeki yıllarda iki katına çıkarmayı hedefliyoruz"

Kızılay İçecek Genel Müdürü Metin Kul, Kızılay maden sularının birbirinden değerli iki farklı kaynağa sahip tek marka olduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Kızılay Afyonkarahisar Maden Suyu, Türkiye'nin en yüksek toplam mineral değerine sahipken, Kızılay Erzincan Maden Suyu da dünyanın en yüksek magnezyum içeriğine sahip. Üstelik fabrikalarımızda üretilen 30 farklı ürünün satışından elde ettiğimiz gelirin tamamını Türk Kızılay Derneği eliyle insani yardım için kullanıyoruz. Yani maden sularımız hem iyilik, hem de sağlık kaynağı."

Kul, maden suyu fabrikalarının yıl sonu itibarıyla sahip olacakları yıllık 2 milyar şişe üretim kapasitesiyle dünyanın sayılı üretim sahaları arasında yer aldığını kaydederek, şu bilgileri verdi:

"Yatırımlarını ve dağıtım ağını her geçen gün büyüten Kızılay İçecek, ihracat ağını da aynı oranda her geçen gün genişletiyor. Yurt dışında tanınmayı milli görev edindik. 30 ülkeye olan ihracatımızı önümüzdeki yıllarda iki katına çıkarmayı hedefliyoruz. Yabancı pazarlarda markamıza yatırımlarımızı sürdüreceğiz. Yaklaşık 300 çalışanımızla üretim yaparken üretim artışıyla birlikte istihdama da katkı sağlamayı hedef olarak belirledik."

Kul, "Tarih boyunca iyiliğe hizmet etmiş bir kurum olarak sürdürülebilir bir dünyaya hizmet etmek amacıyla insani yardım ürünleri geliştirmek ve inovatif çözümler bulmak için içecek ve insani yardım Ar-Ge süreçlerimizi tek çatı altında topladık. Buradaki temel çalışma motivasyonumuz; maden suyumuzu tüm dünyada hak ettiği yere getirmek ve maden suyu tüketim bilincini artırmak." dedi.

Konuşmalardan sonra kurdele kesilerek Ar-Ge merkezinin resmi açılışı gerçekleştirildi. 

İnsani yardım alanında inovatif çözümler üretilecek

Gelirinin tamamını "iyilik" için kullanan Kızılay İçecek tarafından açılan Prof. Dr. Besim Ömer Akalın Ar-Ge Merkezi, olası bir afet halinde ihtiyaç duyulan yiyecek, içecek ve bunların üretilmesi için gereken ekipmanları geliştirecek.

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı onayıyla insani yardım alanında Türkiye'nin ilk Ar-Ge merkezi olarak açılan tesis, Afyonkarahisar'ın da ilk Ar-Ge merkezi olma özelliği taşıyor.

Toplamda 600 metrekare alan içerisinde kurulan Prof. Dr. Besim Ömer Akalın Ar-Ge Merkezi'nde 20 uzman çalışıyor. Burada hayata geçirilecek ulusal ve uluslararası birçok proje ile insani yardım alanında inovatif çözümler üretilecek.